Başak Nur GÖKÇAM
Tropikal adaları çevreleyen ve etkileyici güzelliğe sahip olan köşeli ve çatlaklı resifler, deniz sığınağı ve fırtınalı denizlere karşı doğal bir tampon görevi görüyor. Ancak iklim değişikliğinin etkileri dünya çapındaki mercan resiflerini beyazlatıp parçaladıkça ve aşırı hava olayları yaygınlaştıkça, kıyı toplulukları sık sık yaşanan sel ve erozyona karşı giderek daha savunmasız hale geldi.
Denizdeki yaşam için cep sığınağı görevi gören doğal resiflerin dalga tamponlama etkilerini taklit edebilen ‘mimari’ resif tasarlayan Massachusetts Üniversitesi (MIT) mühendisleri, maliyet tasarrufu sağlayan yapı ile, normalde ihtiyaç duyulan malzemeden 10 kat daha az malzeme kullanarak gelen dalga enerjisinin yüzde 95’inden fazlasını dağıtabileceklerini tespit etti.
Tasarımda ‘yeşil çimento’ kullanılacak
Dört dümen benzeri çıtayla çevrelenen silindirik yapı şeklinde bir model tasarlayan mühendisler, her bir silindirik yapıyı, otomatik olarak birleştirilebilen bir ‘voksel’ modeliyle kalıplayacakları ve balıkların keşfetmesi ve diğer deniz yaşamının yerleşmesi için cepler sağlayacak şekilde sürdürülebilir çimentodan üretmeyi planlıyorlar.
Çalışmaya ilişkin bilgi veren Makine Mühendisliği Bölümünde Okyanus Bilimi ve Mühendisliği alanı profesörü Michael Triantafyllou, “Bu, uzun bir dalga kırıcı gibi olacaktır. Eğer dalgalar bu resif yapısına doğru 6 metre yükseklikte geliyorsa, diğer tarafta da eninde sonunda bir metreden daha az yükseklikte olurlar. Yani bu, dalgaların etkisini ortadan kaldırır, bu da erozyonu ve su baskınlarını önleyebilir” dedi.
Resifin enerjisini yok etmesi sebebiyle dalgaların önemli ölçüde azaldığını gördüklerinin bilgisini veren Triantafyllou, “Resifin enerjisini yok etmesi nedeniyle dalgaların önemli ölçüde azaldığını gördük. Her yapıyı katı bir plastik levhadan yapmak yerine daha uygun maliyetli ve sürdürülebilir bir çimento kullanabileceğimiz sonucuna vardık.
Çimentoyu test etmek için biyologlarla birlikte çalıştık, balıklara uygun ve kullanıma hazır” diye konuştu. Doğal mercan resiflerinin sadece tropik sularda olduğunu ve Massachusetts’te bu resiflere sahip olamayacaklarının bilgisini veren MIT Deniz Fonu Direktörü Triantafyllou, “Tasarlanmış yapay resifler, sıcaklığa bağlı olmadığı için daha fazla kıyı bölgesini korumak için buradaki herhangi bir suya yerleştirmek mümkündür” bilgisini verdi.
Pilot çalışmanın bedeli 6 milyon dolar
Tasarımın pilot çalışması için Massachusetts’teki sahil kasabalarında test gerçekleştirme hazırlığında olduklarının bilgisini veren Triantafyllou, “Bu test yapıları küçük olmayacak. Yaklaşık bir mil uzunluğunda ve yaklaşık 5 metre yüksekliğinde olacaklar ve mil başına yaklaşık 6 milyon dolar civarında bir maliyete sahip olacaklar. Ucuz değil ancak milyarlarca dolarlık fırtına hasarını önleyebilir. İklim değişikliğiyle birlikte kıyıların korunması da mümkün” dedi. Çalışmanın bir kısmının, ABD Savunma İleri Araştırma Projeleri Ajansı tarafından finanse edildiği belirtildi.
Yapay resif, petrol ve gaz akıntılarını da dağıtabilir
Yapay resif üzerinde gerçekleştirilen deneyler sırasında yapının silindirik düzeninin yüksek miktarda sürtünme ürettiğini gösterdiğinin saptandığı belirtildi. Bu durumun, özellikle yüksek güçlü petrol ve gaz akışlarını dağıtmada etkili olabileceğine dikkat çeken araştırmacılar, aynı tasarımın okyanus dalgalarındaki başka bir akış türünün de dağılıp dağılmayacağı üzerinde çalışıyor.